🦣 Duxet 30 Mg Kilo Aldırırmı
Thecommon side effects of Duxet 30 MG Capsule include nausea, dry mouth, fatigue, dizziness, sleepiness, constipation and loss of appetite. However, there may be some severe side effects too that require immediate medical attention: Dark urine, yellowing of the skin, pain in the upper right abdomen; indicating a liver damage.
Grade 3/4 irAEs were reported in 2/20 (10%) patients, 0% (0/11) at doses of >3 mg/kg CX-072 with 3 mg/kg of ipilimumab. The study is still ongoing with enrollment and dose escalation continuing.
Poklanjamtablete Pagamax 75mg,Duxet 30mg,Spironolakton 25mg,kome su zaista potrebne neka se javi.
T +90 380 526 30 60. F: +90 380 526 30 43. Organize Sanayi Bölgesi Gaziosman Paşa Mah. Fatih Bulvarı Nr: 9 Çerkezköy Tekirdağ / Turqi. T: +90 282 735 17 35. F: +90 282 735 17 45. Rruga Shevchenko 162 E 050008 Almaty / Kazakistan. T: +7 727 399 50 50. F: +7 727 399 60 60. Rruga Qorasuvbuyi 5A 100050 Tashkent / Uzbekistan. T: +998 71 207 99 00
Ağrılarımiçin fizik doktorum verdi 30 mg duxet ilk gün içtim içer içmez yan etkileri başladı ve acillik oldum 1 hafta içinde 5 kilo verdim yemeden Beğen Yanıtla Dulester • Anonim Kullanıcı • 18-06-2022 1655510400
AvisoImportante: Las informaciones contenidas en este medio son destinadas a satisfacer y a ampliar la necesidad de mayor información a profesionales de la salud, a pacientes y usuarios de nuestros productos y, en modo alguno, persiguen objetivos promocionales.
DUXET 60 mg 28 kapsül sağlık profesyonelleri için Kullanma Talimatı nedir ve ne için kullanılır.Ayrıca Yan etkileri, nasıl kullanılır, kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler.Ayrıca ilaç ile ilgili olarak diğer yıllara ait fiyat değişikliklerini görebilir ve eşdeğer ilaç bilgilerine ulaşabilirsiniz.İlaç fiyatları ilgili döneme ait KDV Dahil tüketici satış
duxetm 30mg duxet m 30mg ,order online duxet m 30mg ,at a low price ,over 68742 products ,get flat 15% discount on all medicines,cod all over india
ubfLDya. Ana sayfa Tüm Kütüphaneler citoles kilo aldirirmi Sorular citoles kilo aldirirmi 262 Kilo problemi Merhabalar 21 yaşındayım adet görmüyorum diye trisequens kullanmaya başladım kilo takıntım var kilo aldırır diyorla... 2 Aralık 2021 2155 Op. Dr. H. Yeşim Yerçok tarafından cevaplandı. Çaresiz yaşam Merhabalar. 22 yaşında, 10 yıllık bipolarım ve 3 aylık evliyim. Aşırı korumacı helikopter kişilikte ebeveynlerim va... 17 Eylül 2021 2230 Uzm. Dr. Serhat İpekçi tarafından cevaplandı. Citoles 20 mg ve gebelik Citoles 20 mg ve gebelik Merhaba hocam ben 29 yaşındayım yaklaşık 10 yıldır panik atak anksiyete rahatsızlığım v... 15 Ağustos 2021 2232 Uzm. Dr. Çiğdem Çifci Kaygusuz tarafından cevaplandı. Antidepresan kilo artışı Merhabalar ben panik atak için citoles kullanıyorum ancak aşırı kilo artışına sebep oldu ve diyet spor yapmama rağm... 29 Temmuz 2021 1408 Dr. Öğr. Üyesi Filiz Şükrü Gürbüz tarafından cevaplandı. Yaygın ansikiyete Mrb hocam citoles kullanmaya başladım bu ilaç karaciğer enzimlerini etkilermi karacigere zarar verir mi ilaç kaç gü... 8 Haziran 2021 0012 Uzm. Dr. Nihal Mumcu tarafından cevaplandı. Yaygın ansikiyete Mrb hocam citoles kullanmaya başladım bu ilaç karaciğer enzimlerini etkilermi karacigere zarar verir mi ansikiyete ... 8 Haziran 2021 0007 Doç. Dr. Fikret Poyraz Çökmüş tarafından cevaplandı. Yaygın ansikiyete Mrb hocam citoles kullanmaya başladım bu ilaç karaciğer enzimlerini etkilermi ilaç içme korkum var karacigere zarar... 6 Haziran 2021 2119 Uzm. Dr. R. Sabri Yurdakul tarafından cevaplandı. Uzm. Dr. Fırat Çelik tarafından cevaplandı. Dr. Öğr. Üyesi Onur Okan Demirci tarafından cevaplandı.
4. KLİNİK Terapötik endikasyonlarDUXET, 18 yaş ve üzeri yetişkinlerde, majör depresif bozukluk MDB, genel anksiyete bozukluğu GAB, diyabetik periferal nöropatik ağrı DPNA, fibromiyalji FM, kronik kas iskelet ağrısı KA, kronik bel ağrısı ve osteoartrite bağlı kronik ağrısı olan hastaların tedavisinde Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresiYetişkinlerMajör Depresif Bozukluk MDBBaşlangıç ve önerilen idame dozu öğünleri dikkate almaksızın günde 60 mg’dır. Günde tek doz 60 mg’ın üzerindeki maksimum günde 120 mg’a kadar doz klinik çalışmalarda güvenlilik açısından değerlendirilmiştir. Ancak başlangıçta önerilen doza cevap vermeyen hastaların doz artırımından yararlanacağına dair klinik kanıt cevap tedavinin 2-4 haftasında görülmektedir. Antidepresif cevabın konsolidasyonundan sonra relapsın önlenmesi için tedaviye birkaç ay devam edilmesi önerilir. Duloksetine cevap veren ve majör depresyonun tekrarlanan epizod geçmişi olan hastalarda günde 60-120 mg dozda uzun süreli tedavi Anksiyete Bozukluğu GABGenel anksiyete bozukluğu olan hastalarda öğünleri dikkate almaksızın önerilen başlangıç dozu günde tek doz 30 mg’dır. Yetersiz cevap alan hastalarda doz, çoğu hastada idame dozu olan 60 mg’a eden majör depresif bozukluğu olan hastalarda başlangıç ve idame dozu günde tek doz 60 mg’dır Yukarıdaki doz önerisine de bakınız.Klinik çalışmalarda güvenlilik perspektifi açısından değerlendirildiğinde günde 120 mg’a kadar olan dozların etkili olduğu gösterilmiş ve klinik araştırmalarda güvenlilik perspektifi açısından değerlendirilmiştir. 60 mg’a yetersiz cevap veren hastalarda dozun 90 mg’a veya 120 mg’a yükseltilmesi düşünülmelidir. Doz artırımı klinik cevaba ve tolerabiliteye bağlı olmalıdır. Cevabın konsolidasyonundan sonra, relapsın önlenmesi için tedaviye birkaç ay devam edilmesi Periferal Nöropatik Ağrı DPNABaşlangıç ve önerilen idame dozu öğünleri dikkate almaksızın 60 mg’dır. Günde tek doz 60 mg’ın üzerindeki maksimum günde 120 mg’a kadar doz, hatta bölünmüş dozlar klinik çalışmalarda güvenlilik açısından değerlendirilmiştir. Duloksetinin plazma konsantrasyonu geniş bireysel değişkenlik gösterir bkz. bölüm Bu nedenle 60 mg’a yetersiz cevap veren hastalar daha yüksek dozlardan yarar yanıt 2 ay sonra değerlendirilmelidir. Yetersiz başlangıç yanıtı olan hastalarda bu süreden sonra ilave yanıt beklenmez. Terapötik yanıt düzenli olarak değerlendirilmelidir en azından her 3 ayda bir bkz. bölüm FMDUXET’in önerilen dozu günde tek doz 60 mg’dır. Tedavide günde tek doz 60 mg’a çıkılmadan önce, ilaca uyum sağlamak için tedaviye bir hafta boyunca günde tek doz 30 mg ile başlanabilir. Günde bir kez 60 mg’ın üzerindeki dozların hatta 60 mg’lık doza yanıt alınamaması durumunda olan hastalara bile ek yarar sağladığına dair bir kanıt bulunmamaktadır. Yüksek dozlar ayrıca yüksek oranda advers reaksiyonlarla kronik bir durum olarak kabul edilmiştir. Duloksetinin fibromiyalji idame tedavisindeki etkililiği üç aya kadar olan sürede plasebo kontrollü çalışmalarda gösterilmiştir. Duloksetinin daha uzun süreli çalışmalarda etkililiği araştırılmamıştır. Ancak devam eden tedaviler bireysel hasta yanıtına kas iskelet ağrısı KADCİXET’in önerilen dozu günde tek doz 60 mg’dır. Tedavide günde tek doz 60 mg’a çıkılmadan önce, ilaca uyum sağlamak için tedaviye bir hafta boyunca günde tek doz 30 mg ile başlanabilir. Günde bir kez 60 mg’ın üzerindeki dozların hatta 60 mg’lık doza yanıt alınamaması durumunda olan hastalara bile ek yarar sağladığına dair bir kanıt bulunmamaktadır. Yüksek dozlar ayrıca yüksek oranda advers reaksiyonlarla 13 haftanın ötesindeki etkililiği plasebo kontrollü çalışmalarda gösterilmemiştir. Uygulama şekliDUXET bütün olarak yutulmak ve çiğnenmemeli veya ezilmemeli, içeriği yiyecekler üzerine serpilmemeli veya sıvılarla karıştırılmamalıdır. Tüm bunlar enterik bağırsakta çözünen kaplamayı etkileyebilir. DUXET öğünleri dikkate almaksızın / Karaciğer yetmezliğiHafif ve orta derecede böbrek yetmezliği kreatinin klerensi 30-80 ml/dak olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez. DUXET ciddi böbrek yetmezliği bulunan hastalarda kullanılmamalıdır kreatinin klerensi 10 misli hepatit ve sarılığın dahil olduğu karaciğer hasarı vakaları duloksetinle birlikte rapor edilmiştir bkz. bölüm Çoğu, tedavinin ilk aylarında oluşmaktadır. Karaciğere zararın modeli ağırlıklı olarak hepatoselülerdir. Hepatik zararla ilişkili diğer tıbbi ürünlerle tedavi edilen hastalarda duloksetin dikkatle şekerDUXET kapsüller kristal şeker içerir. Nadir kalıtımsal fruktoz intoleransı, glikoz-galaktoz malabsorpsiyonu veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleriMonoamin oksidaz inhibitörleri MAOİ Serotonin sendromu riski nedeniyle, seçici olmayan geri dönüşümsüz monoamin oksidaz inhibitörleriyle MAOİ veya en az 14 gün içinde tedaviyi bırakma sırasında duloksetin MAOİ ile birlikte kullanılmamalıdır. Duloksetinin yarı ömrü nedeniyle, DUXET’i bıraktıktan sonra ve MAOİ’ye başlamadan önce en az 5 gün ara verilmelidir bkz. bölüm moklobemid gibi seçici geri dönüşümlü MAOİ’leri ile birlikte kullanımı önerilmemektedir bkz. bölüm Linezolid antibiyotiği geri dönüşümlü bir seçici olmayan MAOİ’dir ve DUXET ile tedavi edilen hastaya verilmemelidir bkz. bölüm inhibitörleri CYP1A2 duloksetin metabolizmasına dahil olduğu için duloksetinin CYPlA2’nin potent inhibitörleriyle birlikte kullanımı sonucu duloksetinin yüksek konsantrasyonlara ulaşması muhtemeldir. CYP1A2 potent inhibitörü olan fluvoksamin günde tek doz 100 mg duloksetinin görünür plazma klerensini % 77 azaltırken EAAo-ı 6 kat artırır. Bu nedenle DUXET fluvoksamin gibi CYPlA2’nin potent inhibitörleriyle birlikte kullanılmamalıdır bkz. bölüm ilaçları Duloksetinin diğer MSS-aktif tıbbi ürünlerle birlikte kullanımına ait risk bu bölümde açıklanan durumlar haricinde sistematik olarak değerlendirilmemiştir. Bu nedenle, alkol ve sedatif tıbbi ürünler örn. benzodiazepinler, morfinomimetikler, antipsikotikler, fenobarbital, sedatif antihistaminikler dahil diğer merkezi etkili tıbbi ürün ve maddelerle birlikte DUXET kullanılırken dikkatli ajanlar Nadir vakalarda SSRESNRElar ile birlikte serotoneıjik ajanları kullanan hastalarda serotonin sendromu rapor edilmiştir. DUXET SSRI’lar, SNRElar gibi serotoneıjik ajanlar, klomipromin veya amitriptilin gibi trisiklik antidepresanlar, moklobemid veya linezolid gibi MAOİ’ler, sarı kantaron St John’ s wort Hypericum perforatum, tramadol, petidin, triptofan ve triptanlan içeren 5-hidroksittiptamin reseptör agonistleri ile birlikte kullanıldığında dikkatli olunması önerilebilir bkz. bölüm diğer tıbbi ürünler üzerine etkisiCYP1A2 ile metabolize olan tıbbi ürünler CYP1A2 substratı olan teofılinin farmakokinetiği duloksetin günde 2 kez 60 mg ile birlikte kullanıldığında anlamlı olarak ile metabolize olan tıbbi ürünler Duloksetin CYP2D6’nm orta derecedeki inhibitörüdür. Günde 2 kez 60 mg dozunda duloksetinin CYP2D6 substratı olan tek doz desipraminle birlikte uygulanmasında, desipraminin EAA’sı 3 katı artmıştır. Duloksetin ile günde 2 kez 40 mg birlikte kullanılan tolterodinin günde 2 kez 2 mg EAA kararlı durumu %71 artar ancak, aktif 5 hidroksil metabolitinin farmakokinetiği etkilenmez ve doz ayarlaması önerilmemektedir. DUXET ağırlıklı olarak CYP2D6 ile metabolize olan tıbbi ürünlerle risperidon, nortriptilin, amitriptilin ve imipramin gibi trisiklik antidepresanlar TCA birlikte kullanılırken özellikle flekainid, propafenon ve metoprolol gibi dar terapötik indeksi olan ürünlere dikkatli kontraseptifler ve diğer steroidal ajanlar In vitro çalışmaların sonuçları duloksetinin CYP3A’nm katalitik etkililiğini tetiklemediğini göstermiştir. Özel in vivo ilaç etkileşim çalışmaları ve antitrombosit ajanlar Farmakodinamik etkileşime dayanarak duloksetin oral antikoagülanlar veya antitrombosit ajanlarla kombine edildiğinde artan kanama riski potansiyeli nedeniyle dikkat edilmelidir. Ayrıca varfarinle tedavi edilen hastalarda duloksetin uygulandığında INR değerlerinde artış rapor edilmiştir. Ancak duloksetinin kararlı durum koşullarında sağlıklı gönüllülerde klinik farmakolojik çalışmanın bir parçası olarak varfarinle birlikte kullanılması, başlangıç değere göre INR’de ya da R veya S-varfarininfarmakokinetiğinde klinik olarak anlamlı bir değişiklikle diğer tıbbi ürünlerin etkisiAntasidler ve H2 antagonistleri 40 mg oral doz uygulanmasından sonra duloksetinin alüminyum ve magnezyum içeren antiasidlerle veya duloksetinin famotidin ile birlikte kullanımının duloksetin emiliminin oranı veya kapsamı üzerine anlamlı bir etkisi indükleyiciler Popülasyon farmakokinetik analizleri sigara içenlerin içmeyenlere oranla %50 düşük duloksetin plazma konsantrasyonları olduğunu popülasyonlara ilişkin ek bilgilerHiçbir etkileşim çalışması popülasyonHiçbir etkileşim çalışması Gebelik ve laktasyon Genel tavsiyeGebelik kategorisi CÇocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü KontrasepsiyonTedavi sırasında gebe kalan ya da gebe kalmayı planlayan hastaların bu durumu hekimlerine bildirmeleri önerilmelidir. Doktorun tavsiye ettiği uygun doğum kontrol yöntemi dönemiGebelik döneminde duloksetin, ancak potansiyel yararlar fetusun maruz kalabileceği potansiyel risklerden fazla olduğu sürece kullanılmalıdır. Gebe kadınlarda duloksetinin kullanımına ait yeterli veri bulunmamaktadır. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar duloksetinin sistemik maruziyet seviyelerindeki EAA üreme toksisitesi maksimum klinik maruziyete göre daha düşüktür. İnsanlar için potansiyel risk bilinmemektedir. Epidemiyolojik veriler, gebelikte SSRITarın özellikle geç gebelikte kullanımı sonucu yeni doğanda kalıcı pulmoner hipertansiyon riskini arttırabileceğini göstermektedir. Yeni doğanda kalıcı pulmoner hipertansiyonun SNRI tedavisiyle ilgisini araştıran bir çalışma yapılmadığından bu potansiyel riskin ilgili etki mekanizmasını dikkate alarak serotonin geri alım inhibisyonu duloksetinle olduğu göz ardı serotoneıjik tıbbi ürünlerde olduğu gibi, yakın dönemde maternal duloksetin kullanımından sonra bebekte kesilme semptomları oluşabilir. Duloksetinle görülen kesilme semptomları hipotoni, tremor, heyecanlılık, beslenme güçlüğü, solunum sıkıntısı ve nöbetleri içerebilir. Vakaların çoğu ya doğum sırasında ya da doğumu takiben ilk birkaç günde meydana trimesterin sonlarında SSRITar veya SNRElara maruz kalan yeni doğanlarda uzun süreli hastanede kalış, solunum desteği ve tüple beslenmeyi gerektiren komplikasyonlar gelişmiştir bkz. bölüm Gebe bir kadını üçüncü trimester sırasında DUXET ile tedavi ederken, hekim tedavinin potansiyel riskleri ve yararlarını dikkatle göz önüne almalıdır. Hekim üçüncü trimesterde DUXET’i azaltarak kesmeyi dönemiÇocuklarını emzirmeyen laktasyon dönemindeki 6 hasta üzerinde yapılan bir çalışmaya göre duloksetin anne sütüne çok zayıf olarak salgılanmaktadır. Tahmini günlük bebek dozu maternal dozun mg/kg bazında yaklaşık %0,14’ü kadardır, bkz. bölüm Bebeklerde duloksetinin güvenliliği bilinmediğinden emzirme sırasında DUXET kullanımı az 12 hafta post-partum loğusa olan 6 hastada duloksetinin dağılımı incelenmiştir. 3,5 gün süreyle günde iki kez 40 mg duloksetin verilmiştir. Laktasyon duloksetin farmakokinetiğini etkilememiştir. Pek çok diğer ilaç gibi duloksetin de anne sütünde saptanmıştır ve anne sütündeki sabit durum konsantrasyonları plazmadakinin dörtte biri kadardır. Anne sütünde günde iki kez 40 mg dozda duloksetin miktarı 7 pg/gündür. Duloksetin metabolitlerinin anne sütüne geçişi yeteneği / FertiliteDuloksetinin erkeklerin fertilitesi üzerinde herhangi bir etkisi yoktur ve kadınlar üzerindeki etkisi sadece maternal toksisiteye neden olan dozlarda öncesinde ve çiftleşme boyunca erkek veya dişi sıçanlara, 45 mg/kg/güne varan dozlarda önerilen azami insan dozu olan 60 mg/günün 7 katı ve mg/m2 temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 4 katı oral olarak uygulanan duloksetin çiftleşme veya fertiliteyi Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkilerAraç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler konusunda bir çalışma gerçekleştirilmemiştir. DUXET kullanımında sedasyon ve baş dönmesi görülebilir. Hastalar sedasyon ya da baş dönmesi ile karşılaştıklarında araba ve makine kullanımı gibi potansiyel tehlikeli işlerden İstenmeyen etkilera. Güvenlilikprofili özetiDuloksetin ile tedavi edilen hastalarda rapor edilen en yaygın görülen advers etkiler bulantı, baş ağrısı, ağız kuruluğu, somnolans ve baş dönmesidir. Ancak yaygın advers reaksiyonların çoğunluğu hafif ve orta derecede olup tedavinin başlangıcında görülüp çoğunlukla tedavi devam ettikçe Periferal Nöropatik Ağrı - Duloksetin ile tedavi edilen hastalarda en sık gözlenen advers reaksiyonlar yukarıda açıklandığı gibi bulantı, somnolans, iştah azalması, kabızlık, hiperhidroz ve ağız - Duloksetin ile tedavi edilen hastalarda en sık gözlenen advers reaksiyonlar yukarıda açıklandığı gibi bulantı, ağız kuruluğu, kabızlık, somnolans, iştah azalması, hiperhidroz ve bağlı kronik ağrı - Duloksetin ile tedavi edilen hastalarda en sık gözlenen advers reaksiyonlar yukarıda açıklandığı gibi bulantı, yorgunluk ve bel ağrısı - Duloksetin ile tedavi edilen hastalarda en sık gözlenen advers reaksiyonlar yukarıda açıklandığı gibi bulantı, ağız kuruluğu, uykusuzluk, somnolans, kabızlık, baş dönmesi ve Advers reaksiyonların özetiAşağıda belirtilen advers reaksiyonlar plasebo kontrollü klinik çalışmalarda ve spontan raporlamalar sonucu reaksiyonlarSıklık derecesi Çok yaygın > 1/10; yaygın > 1/100 ila 1/ ila 1/ ila 65 yaş9 Tahmin edilen sıklık tüm klinik araşürma verilerine Seçili advers reaksiyonların tanımıDuloksetinin özellikle aniden kesilmesi genellikle yoksunluk sendromuna yol açabilir. Baş dönmesi, duyusal rahatsızlıklar parestezi veya özellikle başta elektrik şokuna benzer hisler dahil, uyku bozuklukları uykusuzluk ve yoğun rüyalar gibi, yorgunluk, somnolans, ajitasyon veya anksiyete, bulantı ve/veya kusma, tremor, baş ağrısı, miyalji, iritabilite, diyare, hiperhidroz ve vertigo çok sıklıkla rapor edilen olarak, SSRI’lar ve SNRI’lar için bu olaylar hafiften orta dereceye kadar değişir ve kişiye özeldir, ancak bazı hastalarda ciddi ve/veya uzamış olabilir. Bu nedenle duloksetinle tedaviye gerek duyulmadığında, kademeli olarak doz azaltılmalıdır bkz. bölüm ve yapılan 12 haftalık 3 klinik çalışmanın akut fazında diyabetik periferal nöropatik ağrılı olan hastalarda açlık kan şekeri düzeyinin az ama anlamlı olarak arttığı gözlenmiştir. HbAlc düzeyi hem duloksetin verilen hem de plasebo verilen hastalarda değişmemiştir. Bu çalışmaların 52 haftaya kadar süren uzatma fazında hem duloksetin verilen hem de rutin bakım yapılan hastalarda HbAlc de artış görülmüştür, ancak ortalama artış duloksetinle tedavi edilen grupta % 0,3 daha fazladır. Duloksetinle tedavi edilen grupta açlık kan şekerinde ve total kolesterolde küçük bir değişiklik görülürken, laboratuvar testleri bu rutin bakım yapılan hastalarda hafif bir azalma meydana tedavi edilen hastalarda düzeltilmiş kalp atım hızı QT intervali plasebo ile tedavi edilen hastalarda değişmemiştir. Duloksetinle ve plasebo ile tedavi edilen hastalar arasında QT, PR, QRS veya QTcB ölçümlerinde hiçbir klinik olarak anlamlı değişiklik popülasyonKlinik çalışmalarda, 7 ila 17 yaşlarında majör depresif bozukluğu olan toplam 509 pediyatrik hasta ve 7 ila 17 yaşlarında genel anksiyete bozukluğu olan toplam 241 pediyatrik hasta duloksetin ile tedavi edilmiştir. Genel olarak, çocuklarda ve ergenlerde duloksetinin advers reaksiyon profili yetişkinlerde görülene klinik çalışmalarda ilk olarak duloksetin koluna randomize edilen toplam 467 pediyatrik hasta, 10 haftada plasebo ile tedavi edilen 353 hastadaki ortalama 0,9 kg artış ile kıyaslandığında ortalama 0,1 kg kilo kaybı yaşamıştır. Sonradan, 4 ila 6 aydan fazla bir uzatma döneminde ortalama sayıdaki hasta, yaş ve cinsiyet eşleşmesinden elde edilen popülasyon verilerine göre beklenen başlangıç kilo persentili doğrultusunda iyileşme eğilimi ile tedavi edilen pediyatrik hastalarda, 9 aylık çalışmalarda boy persentilinde % l’lik genel ortalama düşüş 7-11 yaşlarındaki çocuklarda % 2’lik düşüş ve 12-17 yaşlarındaki ergenlerde %0,3’lük artış gözlenmiştir bkz. bölüm advers reaksiyonların raporlanmasıRuhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi TÜFAM’ne bildirmeleri gerekmektedir e- posta tufam tel O 800 314 00 08; faks 0 312 218 35 99 Doz aşımı ve tedavisiDuloksetinle mg’a kadar tek başına ya da diğer tıbbi ürünlerle doz aşımı vakaları rapor edilmiştir. Özellikle karışık aşırı dozlarda ve yaklaşık mg duloksetinle bazı ölümler meydana gelmiştir. Doz aşımı belirti ve bulgulan tek başına duloksetin ya da diğer tıbbi ürünlerle kombinasyon şeklinde somnolans, koma, serotonin sendromu, nöbetler, kusma ve aşımının tedavisiDuloksetinin spesifik bir antidotu bulunmamaktadır fakat serotonin sendromu görülürse spesifik tedavi siproheptadin ve/veya sıcaklık kontrolü gibi düşünülmelidir. Hava yolu açık tutulmalıdır. Kardiyak ve vital belirtilerin izlenmesi semptomatik ve destekleyici önlemlerle birlikte önerilir. İlacın alımından hemen sonra veya semptomatik hastalarda gastrik lavaj uygulanabilir. Aktif kömür emilimi sınırlamak için yararlı olabilir. Duloksetinin yüksek hacim dağılımı ve zorlu diürezi olduğu için hemoperfüzyon ve kan değişimi perfüzyonun yararlı olma olasılığı düşüktür.
Sinir Sistemi » Psikoanaleptikler » Antidepresanlar » Diğer Antidepresanlar » Duloksetin1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI DUXET 30 mg kapsül2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde Her bir kapsül 30 mg duloksetin'e eşdeğer miktarda enterik kaplı duloksetin hidroklorür pelletleri maddeler Kristal şeker.............8,61 mg Yardımcı maddeler için 'e FARMASÖTİK FORMKapsül Opak beyaz gövde / Opak lacivert kapak No3 sert jelatin kapsüller içerisinde beyaz-kreme yakın KLİNİK ÖZELLİKLER Terapötik endikasyonlar DUXET, 18 yaş ve üzeri yetişkinlerde, majör depresif bozukluk MDB, diyabetik periferal nöropatik ağrı DPNA ve genel anksiyete bozukluğu GAB tedavisinde Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi Başlangıç tedavisi Majör depresif bozukluk MDB DUXET yemeklerden bağımsız olarak, günde 60 mg dozda günde iki kez 30 mg olarak uygulanmalıdır. Günde 60 mg üzerindeki dozların ek bir yarar sağladığına dair bir bulgu mevcut periferal nöropatik ağrı DPNA DUXET, öğünleri dikkate almaksızın günde bir kez 60 mg uygulanabilir. Günde 120 mg dozun güvenli ve etkin olduğu gösterilmesine karşın, 60 mg'm üzerindeki dozların ek yarar sağladığına ilişkin kanıt bulunmamaktadır ve daha yüksek dozlar kesinlikle daha az tolere edilmektedir. Tolerabilitenin sorun olduğu hastalar için, daha düşük başlangıç dozu düşünülebilir. Diyabet, sıklıkla böbrek hastalığı ile komplike olduğu için, daha düşük başlangıç dozu olmalı ve böbrek bozukluğu olan hastalarda doz aşamalı olarak anksiyete bozukluğu GAB Hastaların çoğu için, önerilen başlangıç dozu, öğünleri dikkate almaksızın günde bir kez uygulanan 60 mg DUXET'tir. Bazı hastalarda, bir hafta süreyle günde bir kez 30 mg başlangıç dozu uygulanarak hastanın ilacını günde bir kez 60 mg'a çıkarmadan önce ilaca uyum sağlanmasına olanak sağlanabilir. Ne var ki, doz günde bir kez 60 mg üzerine çıkarılmak istenirse, artış günde bir kez 30 mg ile yapılmalıdır. Günde 120 mg üzerindeki dozların güvenliliği yeterli bir biçimde tedavi Majör depresif bozukluk Majör depresyonun akut ataklarında farmakolojik tedaviye genellikle en az birkaç ay ya da daha uzun bir süre boyunca devam edilmesi gerektiği düşünülmektedir. DUXET kullanan hastalarda tedavinin ne kadar sürdürülmesi gerektiği sorusunu yanıtlamak için yeterli veri bulunmamaktadır. Hastalar idame tedavisine duyulan gereksinimin ve bu tedavideki uygun dozun belirlenmesi için, düzenli aralıklarla yeniden periferik nöropatik ağrı Diyabetik nöropatik ağrının ilerlemesi oldukça değişken ve tedavisi ampirik olduğu için, DUXET'in etkinliği kişi bazında değerlendirilmelidir. 12 haftanın ötesinde etkinlik plasebo kontrollü çalışmalarda sistematik olarak araştırılmamıştır fakat bir yıllık açık etiketli güvenlik çalışması anksiyete bozukluğu Genel anksiyete bozukluğu genellikle kronik bir patoloji olarak bilinir. DUXET'in 10 haftadan daha uzun sürelerde GAB için uzun süreli etkinliği kontrollü çalışmalarda sistematik olarak değerlendirilmemiştir. Uzun dönemler için DUXET kullanmayı seçen doktor ilacın hastada uzun süredeki yararını belli dönemlerde şekli DUXET oral yol ile alınır. DUXET bütün olarak yutulmalı ve çiğnenmemeli veya ezilmemeli, içeriği yiyecekler üzerine serpilmemeli veya sıvılarla karıştırılmamalıdır. Tüm bunlar enterik bağırsakta çözünen kaplamayı popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek / Karaciğer yetmezliği DUXET son-dönem böbrek hastalığı bulunan diyaliz gerektiren veya ağır böbrek yetmezliği bulunan tahmini kreatinin klerensi 65 Pediyatrik çalışmaların hiçbirisinde intihar ortaya çıkmamıştır. Yetişkin çalışmalarında intihar vardır ancak sayı intihar üzerinde ilacın etkisine ilişkin sonuca varılacak düzeyde olmamıştır. Uzun dönemli, yani birkaç aydan daha uzun süre kullanım ile intihar davranışının artıp artmadığı bilinmemektedir. Ancak, depresyonlu yetişkinlerde yapılan plasebo kontrollü idame çalışmalarında antidepresan kullanımının depresyon nüksünü ertelediğine ilişkin çok fazla kanıt elde bir endikasyon nedeniyle antidepresanlarla tedavi edilen tüm pediyatrik hastalar klinik kötüleşme, intihar eğilimi ve davranışlardaki alışılmamış değişiklikler açısından özellikle de bir ilaç tedavisi uygulamasının ilk birkaç ayı boyunca veya doz değişiklikleri sırasında, ister artırma, ister azaltma olsun, yakından gözlenmelidir. Majör depresif bozukluk ve yanı sıra diğer psikiyatrik ve psikiyatrik-olmayan endikasyonlar nedeni ile antidepresanlar ile tedavi edilmekte olan yetişkin ve pediyatrik hastalarda anksiyete, ajitasyon, panik atak, uykusuzluk, iritabilite, saldırganlık, agresiflik, impulsivite, akatizi psikomotor huzursuzluk, hipomani ve mani semptomları bildirilmiştir. Her ne kadar bu semptomların ortaya çıkışı ve depresyonun kötüleşmesi ve/veya intihara yönelik dürtülerin ortaya çıkışı arasında nedensel bir ilişki kurulmamışsa da, bu tür semptomların oluşmakta olan intihar eğiliminin öncü işaretlerini temsil edebileceği yolunda kaygılar mevcuttur. Depresyonları sürekli olarak kötüye giden veya intihar eğiliminin veya depresyonun kötülemesi veya özellikle de şiddetli, ani ortaya çıkışlı veya hastanın mevcut semptomlarının bir parçası olmayan intihar eğilimi habercisi olabilecek semptomların ortaya çıktığı gözlenen hastalarda ilacın kesilmesi de dahil olmak üzere, tedavi rejiminin değiştirilmesi gerektiği göz önüne alınmalıdır. Tedaviyi kesme kararı alınmışsa ilaç uygulaması, aniden kesmenin belli semptomlara neden olabileceği unutulmadan, mümkün olduğunca hızla tedricen azaltılarak sonlandırılmalıdır bkz. bölüm “Pozoloji ve uygulama şekli”.Majör depresif bozukluk ve yanı sıra psikiyatrik ve psikiyatrik-olmayan diğer endikasyoniar nedeni ile antidepresanlar ile tedavi edilmekte olan pediyatrik hastaların aile ve bakıcıları hastaların ajitasyon, iritabilite, davranışlarda alışılmadık değişiklikler ve yukarıda tanımlanan diğer semptomların ortaya çıkması ve yanı sıra intihar eğilimlerinin ortaya çıkmasının izlenmesi ve bu tür semptomları derhal sağlık görevlilerine bildirme gerekliliği konusunda uyarılmalıdırlar. Bu tür bir izlemenin aile ve bakıcılar tarafından günlük gözlemi içermesi hasta bakımı ile tutarlı olarak, DUXET reçeteleri aşırı doz riskini azaltmak için en düşük kapsül miktarında yazılmalıdır. Depresyon tedavisi gören yetişkinlerin aile ve bakıcıları da aynı şekilde bipolar bozukluk açısından taranması Bir majör depresif epizod bipolar bozukluğun ilk ortaya çıkış şekli olabilir. Genel olarak her ne kadar kontrollü çalışmalarla gösterilmemişse de böyle bir epizodun yalnızca antidepresan ile tedavi edilmesinin bipolar bozukluk riski altındaki hastalarda bir karışık/manik epizodun ortaya çıkması olasılığını artırabileceğine inanılmaktadır. Yukarıda tanımlanan semptomlardan herhangi birinin böyle bir dönüşümü temsil edip, etmediği bilinmemektedir. Bununla beraber, bir antidepresan ile tedaviye başlamadan önce, depresif semptomları bulunan hastalar bipolar bozukluk riski altında olup olmadıklarını belirlemek için yeterli şekilde taranmalıdır; böyle bir tarama intihar, bipolar bozukluk ve depresyon aile öyküsünü de içeren detaylı psikiyatrik öyküyü kapsamalıdır. DUXET'in bipolar depresyon tedavisinde kullanmak için onaylanmamış olduğu dikkate oksidaz inhibitörleri MAOİ'lerBir monoamin oksidaz inhibitörüyle birlikte bir serotonin geri alım inhibitörü kullanan hastalarda hipertermi, rijidite, miyoklonus, otonomik instabiliteyle birlikte vital bulgularda hızlı iniş çıkışlar, aşırı ajitasyondan başlayıp delirium ve komaya kadar uzanabilen mental durum değişiklikleri dahil olmak üzere ciddi ve kimi zaman ölümle sonuçlanan reaksiyonlar bildirilmiştir. Kısa süre önce serotonin geri alım inhibitörüyle gerçekleştirilen tedaviyi kesip bir MAOİ'ye başlayan hastalarda da bu tür reaksiyonlarla karşılaşılmıştır. Bazı vakalarda nöroleptik malign sendromuna benzeyen bir klinik tablo görülmüştür. İnsanlarda ya da hayvanlarda, duloksetin ile MAOİ'lerin birlikte kullanımının etkileri araştırılmamıştır. Bu nedenle, duloksetinin hem serotonin hem de norepinefrin geri alimini inhibe eden bir ilaç olduğu dikkate alınarak, bir MAOİ ile birlikte kullanılması ya da MAOİ tedavisinin kesilmesini izleyen ilk 14 gün içerisinde kullanılması önerilmemektedir. Duloksetinin yarı ömrü göz önüne alındığında, MAOİ tedavisine geçmek için duloksetin tedavisinin bitiminden sonra en az 5 gün beklenmelidir. Serotonin sendromu. DUXET tedavisi dahil SSRI ve SNRI'lar ile tedavi sırasında özellikle serotonerjik triptanlar dahil ilaçlar ve serotonin metabolizmasını bozan ilaçlar MAOİ'ler dahil ile eş zamanlı kullanım durumunda, potansiyel olarak yaşamı tehdit edici olan serotonin sendromu ortaya çıkabilir. Serotonin sendromunda mental durum değişiklikleri örn. ajitasyon, halüsinasyon, koma, otonom instabilite örn. taşikardi, değişken kan basıncı, hipertermi, nöromusküler sapmalar örn. hiperrefleksi, inkoordinasyon ve/veya gastrointestinal belirtiler örn. bulantı, kusma, ishal ortaya çıkabilir. DUXET'in MAOİ'ler ile depresyonu tedavi amacıyla eş zamanlı kullanılması kontrendikedir bkz. bölüm “Kontrendikasyonlar. DUXETMn bir 5-hidroksitriptamin reseptörü agonisti triptan ile eş zamanlı tedavide uygulanma klinik endikasyonu varsa, özellikle tedavi başlangıcında ve doz artışları sırasında hastaların dikkatlice gözlenmesi önerilir. DUXET'in serotonin prekürsörleri örn. triptofan ile eş zamanlı kullanılması önerilmemektedir. DUXET yardımcı madde olarak kristal şeker içermektedir. Nadir kalıtımsal fruktoz intolerans problemi örneğin glukoz-galaktoz malabsorsiyonu olan hastaların bu ilacı kullanmamalan Genel Hepatotoksisite DUXET serum transaminaz düzeylerinin yükselme riskini artırır. Karaciğer transaminaz yükselmeleri duloksetin ile tedavi edilen hastaların % 31/8454 tedaviyi bırakmasına neden olmuştur. Bu hastalarda, transaminaz yükselmelerinin tespitine dek geçen medyan süre yaklaşık iki ay olmuştur. MDB'da yapılan kontrollü çalışmalarda, alanin transaminazda ALT normalin üst sınırının >3 katma dek yükselmeler duloksetin ile tedavi edilen hastaların % 8/930 ve plasebo ile tedavi edilen hastaların % 2/652 ortaya çıkmıştır. Tüm endikasyonlardaki plasebo-kontrollü çalışmalardaki tüm hasta grubunda, ALT'de normalin üst sınırının >3 katına dek yükselmeler duloksetin ile tedavi edilen hastaların %1'inde 39/3732 görülürken, plasebo ile tedavi edilen hastaların % 6/2568 görülmüştür. Sabit dozla yapılan plasebo-kontrollü çalışmalarda, ALT ve AST'nin sırasıyla normalin üst sınırının >3 katı ve normalin üst sınırının >5 katma yükselmesinde bir doz-yanıt ilişkisi bulgusu saptanmıştır. Pazarlama sonrası raporlarında birlikte sarılık bulunan ya da bulunmayan karın ağrısı, hepatomegali ve transaminazlarm normalin üst sınırının 20 katından daha fazlasına çıkması ile karakterize hepatit olguları tanımlanmıştır ve bu durum, mikst veya hepatoselüler karaciğer hasarı patemini yansıtmaktadır. Transaminaz düzeylerinde minimal artış olan kolestatik sarılık olguları da bildirilmiştir. Tıkanma bulgusu olmaksızın; serum transaminaz düzeylerinin birlikte yükselmesi genel olarak ağır karaciğer hasarının önemli bir belirleyicisi olarak kabul edilmektedir. Üç duloksetin hastasında transaminazlar ve bilirubin yükselmesi, ancak beraberinde obstrüktif bir süreç düşündüren alkalen fosfataz yükselmesi de göstermiştir; bu hastalarda ağır alkol kullanımı bulguları mevcut olup, bu durum bu anormalliklerin görülmesine katkıda bulunmuş olabilir. Plasebo ile tedavi edilen iki hastada da yüksek bilirubin ile birlikte transaminazda artış görülmüştür. Pazarlama sonrası raporlarında kronik karaciğer hastalığı veya siroz bulunan hastalarda transaminaz, bilirubin veya alkalen fosfataz artışı bildirilmiştir. Duloksetine ve alkolün karaciğer hasarı yapmak üzere etkileşimde bulunabileceği veya duloksetinin önceden var olan karaciğer hastalığını ağırlaştırabileceği bilindiği için, normalde oldukça fazla alkol kullanan veya kronik karaciğer hastalığı lehine kanıt bulunan hastalara DUXET reçete hipotansiyon ve senkop Terapötik duloksetin dozlarında ortostatik hipotansiyon ve senkop bildirilmiştir. Senkop ve ortostatik hipotansiyon tedavinin ilk haftasında ortaya çıkma eğilimindedir fakat yine de özellikle doz artışlarından sonra her zaman ortaya çıkabilir. Kan basıncı düşüş riski ortostatik hipotansiyonu indükleyecek antihipertansif ilaçlar gibi eş zamanlı ilaçlar veya güçlü CYP1A2 inhibitörleri alan hastalarda ve günde 60 mg üzerinde duloksetin alanlarda daha fazladır. Duloksetin tedavisi sırasında semptomatik hipotansiyon ve/veya senkop yaşayan hastalarda ilacın kesilmesi basına üzerindeki etki Klinik çalışmalarda tüm endikasyonlarda, plaseboya nazaran duloksetin tedavisi sistolik kan basıncında mmHg ve diyastolik kan basıncında mmHg'ye kadar ortalama artışlar ile ilişkili bulunmuştur. Sürekli 3 ardışık vizit kan basıncı artışı sıklığı bakımından anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Duloksetinin supraterapötik dozlarda hızlı doz titrasyonu sonucunda kan basıncı üzerindeki etkileri dahil çeşitli parametreler üzerindeki etkilerinin araştırıldığı bir klinik farmakoloji çalışmasında günde iki kez 200 mg doza kadar sırt üstü durumda ölçülen kan basıncında artış gözlenmiştir. En yüksek 200 mg dozda, doz verildikten 12 saat sonrasına kadar, ortalama nabız hızında bpm atım/dakika ve ortalama kan basıncında - mmHg sistolik ve - 7 mmHg diyastolik artış gözlenmiştir. Kan basıncı tedavi başlatılmadan önce ve tedavi boyunca da periyodik olarak ölçülmelidir bkz. bölüm “Kontrendikasyonlar” ve bölüm “İstenmeyen etkiler”, Vital bulgu değişiklikleriMani/hipomani aktivasyonu Majör depresif bozukluğu bulunan hastalarla gerçekleştirilen plasebo kontrollü çalışmalarda, mani ya da hipomani aktivasyonu bildirilen hastaların oranı duloksetin gruplarında % 2/2327 ve plasebo gruplarında % 1/1460 olarak belirlenmiştir. DPNA ve GAB plasebo kontrollü çalışmalarda mani veya hipomani aktivasyonu bildirilmemiştir. Majör depresif bozuklukta etkili olan diğer ilaçlarla tedavi edilen hastaların küçük bir bölümünde mani/hipomani aktivasyonu bildirilmiştir. Bu ilaçlarda olduğu gibi, mani öyküsü bulunan hastalarda duloksetin dikkatlice nöbetler Epilepsisi olan hastalarda duloksetin sistemik olarak değerlendirilmemiş ve bu gibi hastalar klinik çalışmalardan çıkartılmıştır. Plasebo kontrollü klinik çalışmalarda, nöbet/konvülziyon gelişen hasta sıklığı duloksetin grubunda % 3/8504 ve plasebo grubunda % 1/6123 olarak bulunmuştur. DUXET nöbet bozukluğu öyküsü bulunan hastalarda dikkatle reçete Hiponatremi bazıları serum sodyum düzeyinin 110 mmol/l'nin altına düşen olguları bildirilmiş ve DUXET kesildikten sonra geriye döndüğü görülmüştür. Bazı olgular muhtemelen uygunsuz antidiüretik hormon salgılanması sendromuna SlADH bağlıdır. Bu olaylann çoğunluğu yaşlı veya diüretik alan veya başka türlü hacim azalması yaşamış hastalarda dar açılı glokom Klinik çalışmalarda, duloksetinin midriyazis riskini artırdığı bulunmuştur; bu nedenle kontrollü dar açılı glokom vakalarında dikkatle kullanılmalıdır bkz. bölüm “Kontrendikasyonlar”.DUKET ile tedavinin kesilmesi Duloksetin alan hastalarda tedavinin kesilmesine bağlı belirtiler sistematik olarak değerlendirilmiştir. Plasebo kontrollü klinik çalışmalannda tedavinin ani ya da aşamalı kesilmesini takiben % 1 veya daha yüksek oranda veya plaseboya göre anlamlı derecede daha yüksek ortaya çıkan semptomlar Sersemlik, bulantı, baş ağrısı, parestezi, yorgunluk, kusma, iritabilite, kabus, uykusuzluk, ishal, anksiyete, hiperhidroz ve baş dönmesidir. Diğer SSRI'lar ve SNRJ'ların serotonin ve norepinefrin geri alım inhibitörleri kullanıma girmesiyle birlikte, bu ilaçların kesilmesi, özellikle de aniden kesilmesi sonrasında, aşağıdakileri içeren spontan advers olay bildirimleri olmuştur disforik mizaç, iritabilite, ajitasyon, sersemlik, duyusal bozukluklar örn. elektrik çarpması hissi gibi paresteziler, anksiyete, konfuzyon, baş ağrısı, letarji, emosyonel labilite, uykusuzluk, hipomani, kulak çınlaması ve nöbetler. Her ne kadar bu olaylar genel olarak kendiliğinden geçse de, bazılannın şiddetli olduğu bildirilmiştir. DUXET tedavisi kesilirken, hastalar bu semptomlar açısından izlenmelidir. Mümkün olan durumlarda aniden kesmek yerine, dozun tedricen azaltılması önerilmektedir. Dozun azaltılması veya tedavinin kesilmesi sonrasında tolere edilemeyecek semptomlar ortaya çıkacak olursa, daha önce önerilen doza geri dönülmesi düşünülebilir. Bunun ardından hekim dozu daha yavaş bir hızda düşürmeye devam edebilir bkz. bölüm “Pozoloji ve uygulama şekli”.Eşlik eden hastalığı bulunan kişiler. Eşlik eden sistemik hastalığı bulunan kişilerde duloksetin ile klinik deneyim sınırlıdır. Gastrik motilite değişikliklerinin, duloksetinin enterik kaplamasının stabilitesi üzerindeki etkileri bilinmemektedir. Duloksetin asidik ortamda hızla naftole hidrolize olduğu için, midenin boşalmasını yavaşlatan hastalıklarda örn. bazı diyabetlilerde duloksetin kullanımı sırasında dikkatli olunması önerilir. Yakın geçmişte miyokard enfarktüsü ya da stabil olmayan kalp hastalığı öyküsü bulunan kişilerde duloksetin kullanımına ilişkin sistematik değerlendirme yapılmamıştır. Bu hastalıkları bulunan kişiler ürünün pazarlama öncesinde geçirildiği testlerde, klinik çalışmalardan genellikle çıkarılmıştır. DPNA çalışmalannda gözlendiği üzere, duloksetin tedavisi diyabetik bazı hastalarda glisemik kontrolü kötüleştirmektedir. Diyabetik periferik nöropati ile ilişkili nöropatik ağrıyı tedavi için duloksetin tedavisinin araştırıldığı üç klinik çalışmada, diyabetin ortalama süresi 12 yıl, ortalama çalışma başlangıcı açlık kan glukozu 176 mg/dl ve ortalama çalışma başlangıcı hemoglobin Alc HbAlc düzeyi % olmuştur. Bu çalışmalardaki 12 haftalık akut tedavi fazlarında, duloksetin plaseboya nazaran ortalama açlık kan glukoz düzeyinde küçük bir artış ile ilişkili bulunmuştur. 52 haftaya kadar uzayan bu çalışmalann uzatma fazlarında, ortalama glukoz duloksetin grubunda 12 mg/dl artmışken rutin bakım grubunda mg/dl azalmıştır. Duloksetin grubunda HbAlc % ve rutin bakım grubunda % artmıştır. Duloksetinin ve özellikle de metabolitlerinin plazma konsantrasyonlarındaki yükselme son-dönem böbrek hastalığı diyaliz gerektiren bulunan hastalarda ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, DUXET son-dönem böbrek hastalığı bulunan veya ağır böbrek yetmezliği bulunan kreatinin klerensi 1/10, yaygın >1/I00 ila 1/ ila 1/ ila %90 bağlanır. Duloksetinin proteine yüksek oranda bağlanan diğer ilaçlarla arasındaki etkileşim tam olarak değerlendirilmemiştir. Böbrek ya da karaciğer yetmezliği duloksetinin plazma proteinlerine bağlanma düzeyini votransformasvon '"'C işaretli duloksetinin oral uygulanmasını takiben yapılan çalışmalarda, duloksetinin insanlardaki biyotransformasyonu ve dispozisyonu belirlenmiştir. Duloksetin, plazmadaki toplam radyoaktif işaretli materyalin yaklaşık %3'ünü oluşturur; bu oran, duloksetinin yoğun metabolizmaya uğrayarak çok sayıda metabolite dönüştüğünü gösterir. Duloksetinin başlıca biyotransformasyon yollan, konjugasyon ve tekrar oksidasyonu takiben naftil halkasının oksidasyonudur. In vitro deneylerde, hem CYP2D6 hem de CYP1A2, naftil halkasının oksidasyonunu katalizler. Plazmada bulunan metabolitler 4-hidroksi duloksetin glukuronat ve 5-hidroksi, 6-metoksi duloksetin Duloksetinin eliminasyon yanlanma ömrü yaklaşık 12 saattir 8-17 saat arası ve farmakokinetik özellikleri, terapötik aralıkta dozla orantılıdır. İdrarda, bazılan yalnızca minör atılım yollarıyla elimine edilen birçok ilave metabolit de tanımlanmıştır. İdrarda yalnızca eser miktarda dozun <%l'i değişikliğe uğramamış duloksetin bulunur. Duloksetin dozunun çoğu %70 idrarda duloksetin metaboliti olarak bulunur; ilacın %20 kadan dışkıyla karakteristik özellikler Cinsiyet Duloksetinin kadınlarda ve erkeklerdeki eliminasyon yan ömrü benzerdir. Cinsiyete göre doz ayarlaması yapmak Tek bir doz halinde 40 mg verilen 65 ile 77 yaşlan arasındaki sağlıklı yaşlı kadınlar ile 32 ile 50 yaşları arasındaki sağlıklı orta yaşlı kadınlarda duloksetinin farmakokinetiği karşılaştırıldığında Cmaks değerinde farklılık saptanmamış, ancak yaşlı kadınlardaki EAA değerinin biraz daha yaklaşık %25 yüksek ve yan ömrün 4 saat daha uzun olduğu belirlenmiştir. Popülasyon farmakokinetiğini değerlendiren çalışmalarda, 25-75 yaş aralığında, klerensin her yıl yaklaşık %1 oranında azaldığı görülmüştür, hasta değişkenliği açısından öngörülen faktör olarak yaş, sadece küçük bir yüzde olarak sorumludur. Hastanın yaşma göre doz ayarlaması yapılması gerekmemektedir bkz. bölüm “Pozoloji ve uygulama şekli”.Sigara içimi Sigara içen kişilerde duloksetinin biyoyararlanımmm EAA yaklaşık üçte bir oranında azaldığı görülmektedir. Sigara içen kişilerde doz ayarlaması Irkın etkilerini araştırmak için spesifik bir farmakokinetik çalışma gerçekleştirilmemiştir. Böbrek/Karaciğer yetmezliği Son evre renal hastalığı bulunan kişilerde duloksetinin etkilerine ilişkin veriler kısıtlıdır. Aralıklı kronik hemodiyaliz uygulanan ve son evre renal hastalığı bulunan kişilerde 60 mg'lık tek doz duloksetinden sonra saptanan Cmaks ve EAA değerleri, böbrek fonksiyonları normal olan kişilerle karşılaştınidığmda yaklaşık olarak %100 oranda daha yüksek bulunmuştur. Ancak, her iki grupta da atılım yan ömrünün benzer olduğu görülmüştür. Dolaşımdaki başlıca metabolitler olan büyük oranda idrarla atılan 4-hidroksi duloksetin glukuronid ve 5-hidroksi, 6-metoksi duloksetin sülfatın EAA değerleri yaklaşık 7-9 kez arttığı gözlenmiştir ve çoklu dozlarla birlikte EAA'da daha fazla artış olması beklenir. Bu nedenle, duloksetin son evre renal hastalığı olan diyaliz gerektiren veya ağır böbrek yetmezliği olanlarda tahmini kreatinin klerensi <30 mL/dak önerilmez bkz. bölüm “Pozoloji ve uygulama şekli”. Popülasyon farmakokinetik analizleri hafif ila orta derecede renal disfonksiyonun tahmini kreatinin klerensi 30-80 mL/dak duloksetinin görünür klerensinde anlamlı bir etkisi olmadığını ifade eder. Klinik olarak karaciğer yetmezliği bulunan hastalarda, duloksetin metabolizması ve atılımı daha azdır. Orta derecede Child-Pugh Sınıf B karaciğer yetmezliği bulunan 6 sirotik hastaya 20 mg'lık tek doz duloksetin verildikten sonra, ortalama plazma duloksetin klerensinin, yaş ve cinsiyeti benzer olan sağlıklı kişilerdeki değerin %15'i oranında olduğu ve ortalama maruz kalma miktarının EAA 5-kez arttığı bulunmuştur. Sirotik hastalardaki Cmaks değeri benzer bulunsa da, yarı ömür yaklaşık 3 katı daha uzundur bkz. bölüm “Özel kullanım uyanlan ve önlemleri” ve bölüm “Pozoloji ve uygulama şekli”. Karaciğer yetmezliği olan hastalara duloksetin uygulanması önerilmemektedir. Duloksetinin ve metabolitlerinin farmakokinetiği hafif veya şiddetli karaciğer yetmezlikli hastalarda anneler En az 12 haftalık post-partum loğusa dönemde olan 6 hastada duloksetinin dağılımı incelenmiştir. 3,5 gün süreyle günde iki kez 40 mg duloksetin verilmiştir. Laktasyon duloksetin farmakokinetiğini etkilememiştir. Pek çok diğer ilaç gibi duloksetin de anne sütünde saptanmıştır ve anne sütündeki sabit durum konsantrasyonları plazmadakinin dörtte biri kadardır. Anne sütünde günde iki kez 40 mg dozda duloksetin miktarı 7 ag/gündür. Duloksetin metabolitlerinin anne sütüne geçişi incelenmemiştir. Bebeklerde duloksetinin güvenliği bilinmediği için DUXET, emziren kişilere önerilmemektedir bkz. bölüm “Pozoloji ve uygulama şekli”. Klinik öncesi güvenlilik verileri Karsinojenik Etki Duloksetin 2 sene süreyle diyetle birlikte fare ve sıçanlara uygulanmıştır. 140/mg/kg/gün dozunda önerilen azami insan dozunun 11 katı [MRHD maksimum tavsiye edilen insan dozu, 60 mg/kg] ve mg/m^ temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 6 katı duloksetin verilen dişi farelerde artmış hepatoselüler adenom ve karsinom görülme sıklığı saptanmıştır. Etki gözlenmeyen doz 50 mg/kg/gün olmuştur MRHD'nin 4 katı ve mg/m^ temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 2 katı. 100 mg/kg/güne varan dozlarda MRHD'nin 8 katı ve mg/m^ temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 4 katı duloksetin verilen erkek farelerde tümör görülme sıklığı artmamıştır. Sıçanlarda, diyetle verilen dişilerde 27 mg/kg/güne varan MRHD'nin 4 katı ve mg/m^ temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 2 katı ve erkeklerde 36 mg/kg/güne varan MRHD'nin 6 katı ve mg/m^ temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 3 katı dozlarda duloksetin tümör görülme sıklıklarını artırmamıştır. Mutajenik Etki;İn-vitroin vivoin vitroin vivodeneylerde kardeş kromatid değişimi başlatmamıştır. Fertilite Üzerindeki Etkisi Çiftleşme öncesinde ve çiftleşme boyunca erkek veya dişi sıçanlara, 45 m^g/güne varan dozlarda önerilen azami insan dozu olan 60 mg/gün'ün 7 katı ve mg/m temelinde 120 mg/günlük insan dozunun 4 katı oral olarak uygulanan duloksetin çiftleşme veya fertiliteyi FARMASÖTİK ÖZELLİKLER Yardımcı maddelerin listesi Nötr Pellet Size 26 Hidroksi propil metil selüloz 603 Kristal şeker Talk HPMC-AS-LF Trietilsitrat Amonyum hidroksit Opadry White 02A28361 Hipromelloz, titanyum dioksit, talk Opak beyaz gövde-opak lacivert kapaklı kapsül İndigo carmine blue, titanyum dioksit Geçimsizlikler Bilinen herhangi bir geçimsizliği Raf ömrü 24 Saklamaya yönelik özel tedbirler 25°C'nin altındaki oda sıcaklığında ve ambalajında Ambalajın niteliği ve içeriği PVC/PE/PVDC şeffaf - Al blister 28 kapsül içeren blister Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri”ne uygun olarak imha RUHSAT SAHİBİ NOBEL İLAÇ PAZARLAMA VE SANAYİİ LTD. ŞTİ. İnkılap Mah. Akçakoca Sok. No 10 34768 Ümraniye / İSTANBUL Tel 216 633 60 00 Fax 216 633 60 01-028. RUHSAT NUMARASI 239/19. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi Ruhsat yenileme tarihi YENİLENME TARİHİ
duxet 30 mg kilo aldırırmı